31 Aralık 2011 Cumartesi

Bir iyi, bir de kötü haberim var!

Bugün sizlere 24 Aralık’ta düzenlenen “TMMOB Engelli Mühendis Mimar Şehir Plancıları Çalıştayı” hakkında kısaca söz etmeyi düşünüyordum. İkinci konuyu da 2011’in genel bir değerlendirmesine ayıracaktım lakin gündemdeki gelişmelere bakınca kararım değişti.
Bugünkü yazımda bir iyi birde kötü haberim var. Önce iyi haberden başlayayım, umarım okumak zahmetine katlanırsınız.
Antalya’nın Belek Beldesinde örnek bir ibadethane
Bu gün güzel bir haber düştü medyaya, “cemaat camiye sığmayınca namazı kilisede kıldı” yazıyordu. Antalya’nın Belek Beldesinde Dinler Bahçesi adı verilen ibadethanede üç dinin mensupları aynı mekânda ibadetlerini yapıyor. Camiinin İmamı iki dil biliyor ve ibadethaneye gelen turistlere hem camiyi, hem sinagogu ve hem de kiliseyi gezdiriyor.
Zaman, zaman yazılarımda bu özlemimden bahsederim hep. Osmanlı zamanında da benzer ibadethaneler hep olmuştur. Mega şehirlerimize benzer ibadethanelerin devamını açarak “dinler arası barış” a katkı sağlayabiliriz. Artık başka dinlerden olanlara “öcü” gibi bakmaktan vazgeçip, bizimle beraber bu ülkede farklı dinlerde olanlarında yaşama hakkı olduğunu görmemiz gerekiyor.
Bugün ülkemizde Ermeni, Rum, Süryani ve değişik mezhep ve dinden insanlarımız yaşıyor. Onların en temel hakkı olan dini inanç ve ibadet özgürlüğünün önü açılmalı.
Bir diğer hususta, bazı şehirlerimizde maalesef kapatılarak yıkılmaya yüz tutan onlarca Sinagog ve Kilisenin de onarılarak ibadete açılması sağlanmalı. Geçtiğimiz aylarda Adıyaman’da bulunan bir kilise törenle açılarak ayin düzenlendi. Malatya’mızda da Ermeni hemşerilerimizin istifade edeceği kilisenin onarımı bitmek üzere, darısı da diğer şehirlerimize diyelim…
Siyaset ve Devlet Adamlarımızdan aramızdan ayrılanlar
Eski Başbakanlarımızdan saadet Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Necmettin Erbakan 7 Şubat 2011’ de vefat etti.
Milli görüşün isim ve fikir babası Erbakan’ın Öğrencileri olan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan R.Tayyip Erdoğan ve Bülent Arınç bugün ülke yönetimindeler. Sayısız defalar siyasi badire atlatan Erbakan hocamızın kurduğu birçok parti ya yasaklandı ya kapatıldı.
1969 seçimlerinde Konya’dan bağımsız aday olarak Meclise gelen Erbakan, 24 Ocak 1970′de Milli Nizam Partisi’ni (MNP) kurdu. Parti, Nisan 1971′de kapatıldı. 11 Ekim 1972′de kurulan Milli Selamet Partisi (MSP) ise Erbakan başkanlığında girdiği 1973 seçimlerinde 51 parlamenterle TBMM’ye girdi. 12 Siyasi İhtilalında yasaklanan Erbakan 1987 Eylülünde referandumuyla Siyası hakkına kavuştu.
91 ve 95 genel seçimlerine yeniden Konya’dan seçilerek Meclise gelen Erbakan RP+DYP koalisyonunu Çiller’le birlikte kurdu. 21 Mayıs 1997′de Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş, RP’nin kapatılması için Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu ve parti Ocak 1998′de kapatıldı.
Yüksek Mahkemenin RP’nin kapatılmasına ilişkin kararı ile birlikte Erbakan’a 5 yıl süreyle siyasi yasak getirildi. 30 Ocak 2004′te Saadet Partisi Genel Başkanlığından ve parti üyeliğinden ayrıldı.
Nejat Tümer ve Necip Torumtay’ın Vefatı
30 Mayıs 2011’de 12 Eylül darbesinin mimarlarından eski Deniz Kuvvetleri komutanlarından, 1980-1989 yıllarında Milli Güvenlik Konseyi ve Cumhurbaşkanlığı Konseyi üyeliği görevinde de bulunan emekli Oramiral Nejat Tümer vefat etti.
28 Ağustos 2011’de de Eski Genelkurmay Başkanı ve 12 Eylül’ün darbe mimarlarından Necip Torumtay, tedavi gördüğü GATA'da 85 yaşında hayatını kaybetti.
Silvan ve Çukurca Saldırısı
14 Temmuz 2011’de teröristler 13 Mehmetçiğimizi şehit ettiler. Ertesi gün gazeteler olay şu şekilde yansıdı: “Diyarbakır'ın Silvan ilçesi Bayrambaşı beldesi Dolapdere Köyü kırsal kesiminde arazi arama tarama faaliyetleri yürüten güvenlik güçleri ile bir grup terörist arasında çatışma çıktı. Çatışmada 13 asker şehit oldu, 7 asker yaralandı, 7 terörist etkisiz hale getirildi.
Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Erdal Ceylanoğlu ve Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Necdet Özel incelemelerde bulunmak üzere bölgeye gitti”.
Hain saldırı haberi bu sefer Hakkari’nin Çukurca ilçesinden geldi.19 Ekim 2011’de Hakkari'nin Çukurca ilçesindeki terörist saldırıda 24 asker şehit oldu, 18 asker yaralandı.
Vatan savunmasında aramızdan ayrılan adsız kahramanlarımız Şehitlerimiz
Yukarıdaki isimler herkesin yakından tanıdığı isimlerdi. Birde isimleri unutulan adsız kahramanlarımız şehitlerimiz var. Vatan savunmasında hayatını kaybeden tüm şehitlerimize Allah rahmet eylesin, yakınlarına da sabır versin.
Tüm şehitlerimizin ruhu şad olsun, mekânları cennet olsun, kabirleri de nurla dolsun (âmin).
 Dileğimiz ülkemizin bir an önce barış ve huzura kavuşması ve başka canların kaybolmaması. Yeni yıl bize barış, saadet ve huzur getirsin. Ölümler son bulsun bu kirli savaş bitsin ve bu kan dursun artık!
Başbakanın anne acısı
Başbakan R. Tayyip Erdoğan’ın annesi Tenzile Erdoğan 6 Ekim 2011’de vefat etti. Erdoğan’ın annesinin cenazesinde döktüğü yaşları ve kendi sesiyle okuduğu Kuran-ı kerim tilaveti uzun süre konuşuldu.
Van depremi Türkiye’yi yasa boğdu
23 Ekim 2011’de Türkiye, Van'da meydana gelen 7,2 büyüklüğündeki depremle sarsıldı. Merkez üssü Tabanla köyü olan deprem, Cumhuriyet tarihi boyunca Anadolu'da meydana gelen en büyük depremlerden biri olarak kayıtlara geçti. Yaklaşık 100 kişinin hayatını kaybettiği depremde, çok sayıda bina yerle bir oldu. Okullarda eğitime ara verilen kentte 75 öğretmen de yaşamını yitirdi. Kurtarma çalışmaları için Türkiye'nin dört bir yanından ekiplerin seferber olduğu depremde enkaz haline gelen binalardan 222 vatandaş sağ çıkarıldı.
Kozinoğlu’nun vefatı
13 Kasım 2011’de ODA TV soruşturması kapsamında tutuklanan MİT mensubu Kaşif Kozinoğlu Silivri Cezaevinde geçirdiği kalp krizi sonucu yaşamını yitirdi.
Trafik terörü
21 aralık 2011’de Diyarbakır-Batman karayolunda meydana gelen trafik kazasında 25 kişi hayatını kaybetti.
Terörist sandık, sivilleri vurduk
Şırnak'ın Uludere İlçesi yakınlarında düzenlenen hava operasyonunda sınırda kaçakçılık yapan 35 kişi hayatını kaybetti.
Yoğun çatışmaların yaşandığı bir bölge olarak bildiğimiz Sinat-Haftanin yöresinde uçaklarımızın bombalaması sonucu ölen masum 35 köylümüzü de Allah rahmet eylesin. Uludere’nin değişik üç köyünden, yarısının yaşı maalesef 20’nin altında…
Bu köylülerin tek geçim kaynağı kaçakçılık. Sigara ve mazot kaçakçılığı ile geçiniyorlar. Bölgede tarım ve hayvancılık terör nedeniyle yapılamıyor. Daha önce hatırlarsınız “Heron” görüntüleri medyaya düşmüştü. Basın olayı TSK’nın zafiyeti olarak sunmuş ve bu görüntülerden yola çıkarak TSK içinde güya “teröre göz yuman” birimler varmış şüphesini akıllara kazımıştı.
Bu sefer gelenler kaçakçı olmayıp da gerçekten terörist olsalardı Allah korusun bir eylemde 35 kişi katliam yapardı. Gediktepe ve Hantepe’de olduğu gibi. Bölgede masum halka terörist iç içe geçmiş vaziyette. Güçlü istihbarat ağı olmayınca benzer durumlar her zaman yaşanabilir.
Olay adliyeye intikal etmiş ve savcılarımız gerekli incelemeyi başlatmıştır. Buradan yola çıkarak ne TSK’ya ne de hükümete yakışıksız ithamlarda bulunmamalıyız. Hükümet olayda zarar görenlere tazminat vermeli ve siyasi partilerimiz başta BDP bu konuyu istismar etmemelidir…
Kötü haberimizde bu idi, şimdi bir başka iç burkan haberimiz daha var. 2011’de aramızdan ayrılan ünlülerimiz.
2011 Yılı’nda aramızdan ayrılanlar ünlülerimiz
Söylediği Türkülerle gönül telimiz titreten Kıvırcık Ali namıyla ünlü Türkücümüz Ali ÖzütemizÇatalca yakınlarda geçirdiği kazada hayatını kaybetti.
Dizi oyunculuğu, sunuculuk ve Dj’lik yapan Defne Joy Foster bir arkadaşının evinde “Astım krizine bağlı solunum yetmezliği” nedeniyle vefat etti.
Cumhuriyet Gazetesi çizerlerinden usta karikatürist İsmail Gülgeç 16 Şubat 2011’de aramızdan ayrıldı.
Ünlü Seramik Sanatçımız Ümran Baradan 3 Mart 2011’de İzmir’de yaşama veda etti.
Televizyon dizilerinin sevimli karakteri ve dizi oyuncusu Erkan Aydoğan Oflu 7 Marta 2011’de vefat etti. Oflu “Aşk Oyunu” adlı dizide “Kurti” tiplemesini yapıyordu.
Tiyatro sanatçısı Şirin Devrim 85 yaşında 8 Marta 2011’de vefat etti.
Türkiye’nin ilk haber spikerlerinden TRT’nin usta Sunucusu, yazar, eğitmen Jülide Gülizar 15 Marta 2011’de aramızdan ayrıldı.
23 Marta 2011’de edebiyatımızın genç kalemlerinden Ali Teoman’ı yitirdik. Ali Teoman Kanser hastalığı nedeniyle uzun süredir tedavi oluyordu.
İstanbul Devlet Tiyatroları sanatçısı Cüneyt Çalışkur 28 Marta 2011’de aramızdan ayrılan başka bir sanatçımız.
Yeşilçam’ın “kötü adam” tiplemeleriyle ünlenen 80 yaşındaki Hüseyin Zan 7 Mayıs 2011’Yalavo’da vefat etti.
“Olacak O Kadar” adlı Tv programındaki skeçlerde imzası bulunan Fatma Murat 29 Mayıs’ta vefat etti.
Sinema ve Tiyatro sanatçısı Fatoş Sezer İstanbul Kurtuluş’daki evinde geçirdiği kalp krizi sonucu 2 Haziran 2011’de 52 yaşındayken vefat etti.
24 Haziran 2011’de Ali Cağaloğlu vefat etti. Ali Cağaloğlu’nu “Mahallenin Muhtarları” dizisine “Emlakçi İhsan” tiplemesiyle konuk olmuştu. Usta oyuncu 81 yaşındaydı.
Türk edebiyatında argo denince akla gelen ilk isim olan ünlü şair - yazar Hulki Aktunç 30 Haziranda Kanser nedeniyle vefat etti.
Sinema ve dizi oyuncusu Sevgi Sakarya 42 yaşındayken 1 Ağutos 2011’de vefat etti.
Sinema sanatçısı Cem Erman Adana’da evinde eşi tarafından ölü bulundu. Yeşilçam’da 100’ün üzerinde filimde oynayan Erman’ın asıl adı Süleyman Faik Durgundu. Erman 7 Ağustos 2011’ vefat etti, cenazesine sadece 15 kişi katıldı.
Edebiyat dünyamızın ödüllü şairlerinden Seyhan Erözçelik 49 yaşındayken 25 Ağustos 2011’de yaşama veda etti. Seyhan Erözçelik “Sansar” namıyla biliniyordu.
Kas Hastalığı nedeniyle vefat eden Tiyatro dünyasının başarılı oyuncusu Sevinç Aktansel 26 Ağustos 2011’de vefat etti.
Türk sinemasının unutulmaz jönlerinden Muzaffer Tema, Çeşme’deki yazlığında 4 Ekim 2011’de hayata veda etti.
5 Ekim 2011’de SİPA'nın kurucusu, gazeteci Gökşin Sipahioğlu, Paris'teki Amerikan Hastanesinde vefat etti. Sipahioğlu, 1961 yılında patlak veren "füze krizi" sırasında Küba'ya girmeyi başaran tek Batılı gazeteci olarak yaptığı röportajlar ve 1968 Paris olaylarını yansıttığı fotoğrafların da aralarında bulunduğu dünyanın sıcak bölgelerindeki çalışmalarıyla dünya çapında tanınan bir foto muhabiri olarak biliniyor.
Gökşin Sipahioğlu, 1973 yılında kurduğu SİPA'yı maddi sıkıntılar yüzünden 2001 yılında Fransız medya grubu "Sud Communication"a satmıştı.
 Yeşilçam'ın ilk vamp kadını olarak ünlenen Birsen Ayda 10 Ekim 2011’de vefat etti. Ayda “burada kalırsam ölmeyi yeğlerim” dediği Huzurevi’nde hayata gözlerini yuman Ayda Akciğer Kanseri nedeniyle tedavi görüyordu. Birsen Ayda 70’lerin unutulmaz filmleri “Battalgazi” ve “Malkoçoğlu” filmleriyle ünlenmişti.
Televizyonda izlenme rekorları kıran “Kurtlar Vadisi” dizisinin efsane oyuncularından İstemi Betil, Yalova’nın Çiftlikköy ilçesindeki evinde geçirdiği kalp krizi sonucu 11 Kasım 2011’de 68 yaşında yaşama veda etti. Betil, Ankara'da toprağa verildi.
Lösemi kanseri nedeniyle tedavi gören ünlü sanatçı Esin Avşar 15 Kasım 2011’de Şişli Florence Nightingale Hastanesi'nde 75 yaşında vefat etti.
19 Kasım 2011’de ünlü yönetmen Ömer Lütfi Akad 95 yaşında aramızdan ayrıldı. Sinemada yüzlerce esere imza atan Akad, belgesel çekimi ve senaryo yazarlığı da yapıyordu.
Gazeteci Savaş Ay’ın annesi Şükran Ay 23 Kasım 2011’de Pankreas kanseri nedeniyle tedavi gördüğü Şişli Etfal Hastanesinde vefat etti. Şükran Ay 70’li yılların Müzik Divalarındandı.
24 Kasım 2011’de Reklamcı Ali Taran'ın kısa bir süre önce boşandığı eşi Selma Ann Desmond vefat etti. Desmond, kanser tedavisi görüyordu.
Anayasa Hukuku profesörü ve Cumhuriyet gazetesi yazarı Server Tanilli 80 yaşındayken 29 Kasım 2011’de kalp yetmezliği nedeniyle hayatını kaybetti.
2 Aralık 2011’de henüz 28 yaşındayken kalp krizi nedeniyle hayatını kaybeden genç yetenekBenyamin Sönmez vefat etti. Sönmez, Müzik otoriteleri tarafından “Viyolonsel dünyasının genç ve karizmatik yeni üyesi”, “Gerçek bir müzik ilizyonisti”, “çalışında barok zarafetini ve Bizans renklerini barındıran genç Türk” olarak tanımlanıyordu. Ülkemizin en genç viyolonselcisiBenyamin Sönmez’in zamansız ölümü ülkemizin müzik camiasını yasa boğdu.
Sinema ve sahne dünyasından kaybettiğimiz sanatçıların çoğunun ölüm nedeni kanser olarak görülüyor. Çağımızın hastalığı kansere bir çare bulunamazsa daha çok kayıplar yaşanacaktır şüphesiz.
Kaynakça: Hürriyet
Sevgili dostlar,
Bildiğiniz gibi tedavi sürecindeyim ve istediğim gibi hareket alanım yok. Dilediğim konuyu dilediğim vakitte ve vakitlice yazmayı yeğlerim. Gel görkü şimdilik bu mümkün görünmüyor. İnşallah tedavi sürecim sonuçlanır ve sizlere daha güncel yazılarla misafir olurum. Yeni yılda haftanın beş günü ve sizleri sıkmayacak haberlerle karşınızda olmayı ümit ediyorum.
Yeni yılın ülkemize ve bütün insanlığa hayırlara vesile olmasını diliyor ve sizlerden şimdilik müsaade istiyorum. Yeni bir yılda yeniden görüşünceye kadar sağlıcakla kalınız efenim…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder