2 Kasım 2013 Cumartesi

Yavuz Karakaş: Sinemaya Adanan (Bir Ömür) Yarım Asrın Hikâyesi

Yeşilçam’ın unutulmaz simalarından emektar duayen oyuncu Yavuz Karakaş 4. Malatya Uluslararası Film Festivalinin davetlisi olarak Malatya’ya geliyor.

İlimiz 4.Malatya Uluslararası Film Festivali kapsamında bu yıl bir birinden güzel etkinliklere ev sahipliği yapacak.  Bu kapsamda Malatya’ya davet edilen ünlüler arasında Yeşilçam Sinemasının unutulmaz karakter oyuncusu Elazığlı hemşerimiz Yavuz karakaş da bulunuyor. Yavuz Karakaş 24 Mart 1937 Gaziantep doğumlu olmasına rağmen aslen Elazığ Harputlu bir aileden geliyor.
İlginç bir yaşam öyküsü bulunan Yavuz Karakaş’ın kendi kaleminden kısa yaşam öyküsüne göz atıp haberimize devam edelim.
DOLU DOLU GEÇEN BİR HAYAT
“Dedelerim, aslen Elazığ Harputlu olup babamın dedesi vazifesinden dolayı Gaziantep’e göç etmiş; burada gaziantepin en tanınmış eşrafından olmuş. Beş kardeşimde Antepte doğdu. Antep’te o zamanlar “Hasan Fuatlar” diye anılırdık.Hatta orada adımıza “Hasan Fuat Çıkmazı” diye özel sokağımız vardı.Hasan amcam,Fuat babamdı.Aannemin babası dedem Osmanlı zamanında Harputlu Arif Ağa diye anılırdı.Dedem sonradan Harput’tan göç edip o zamanlar Osmanlı devletine ait olan Suriye’de Halep’eyerleşmiş.Birçok arazi alıp Halep’te ağalığına devam etmiştir. Halep’te hala gayrimenkulleri bulunmaktadır. Annem Halep doğumludur, babamla annem amca çocuklarıdır. Annem 15 yaşında babam ile evlenip Gaziantep’e yerleşmiştir. Dedem Arif Ağa Halep’te vefat etmiştir.
1943 senesinde babam beş kardeşimi, yani tüm çocuklarını alıp İstanbul’a gelmiştir. O zaman babam İstanbul Sirkeci’de 2 tane otel almış; otellerin ismi Gaziantep Oteli ve Cumhuriyet Hendek oteliydi.Antep’ten geldikten sonrada 3 kardeşim de İstanbul üsküdar’da doğdu ve böylece 8 kardeş olduk. 5 erkek ve 3 kız kardeş..İstanbul’a geldiğimiz zaman 2 nci Dünya Harbii devam ediyordu.Bu arada Suriye’deki dedemin malları Suriye’de kaldı.. Suriye ve Türkiye arasında emlak değiştirme veya satımı olmadığından dolayı orada bulunan arazilerimizi alamadan bu günlere kadar geldik.Hatta abim(Nihat Karakaş) ve kardeşim(Nejat Karakaş) Suriye’ye giderek arazilerimizi alabilmek maksadıyla oldukça uğraştılar, ancak bir sonuç alamadılar.Bu konuyu yakınen takip ediyorum, ancak iki ülke arasında bu konuda bir anlaşma olmadığından bir sonuç alamıyoruz.Birazda kendimden bahsedeyim. Babamın erken yaşta ölümünden sonra hayata atıldım, karemela şeker satmakla ticarete atıldım ve ardında kırtasıye dükkanı işlettim; bakkal dükkanı çalıştırdım, temizleme üzerine dükkan açtım.Anlayacağınız birçok işte çalıştım.Bu arada Üsküdar’ da Salacak gazinosu diye bir yer vardı; buraya çocukluğumdan beri giderdim.Bu arada  müziğe heves saldım; o ara Üsküdar Musiki Cemiyetine devam ettim; ayrıca kız kulesi musiki cemiyeti kurulmuştu.Muhsin Hocadan ve Şekip Ayhan Özıışık’tan ders aldım.Askere gitmeden evvel orkestrada batari çaldım.Orkestra da kurdum ve birçok gece kluplerinde düğün salonlarında orkestralığa devam ettim.
Askerden geldikten sonrada 1959 senesinde Ceylan yayınlarının fotoromanlarında, Kızılderili rolunde yer aldım.Daha sonra Kolsuz Bebek çekildi, hemen ardından filmi çekildi, ben de o filmde ilk defa rol aldım.1960 yılından itibaren Yeşilçam’da jön karekter rollerinde oynamaya başladım.Bu güne kadar sayısını hatırlayamadığım film ve dizilerde rol aldım. Önemli filmlerim arasında; Çanakkale Aslanları, Kocamın Nişanlısı (Rahmetli Sadri Alışık Gönül Yazar ve Çolphan İlhanla beraber), Bir Dağ Masalı (Türkan Şoray’ ın ağabeyi), Başımı Belaya Sokma (Eşref Kolçak’la)İyi Aile Çocuğu, Şaban Şark Bülbülü, İnek Şaban (Kemal Sunal ile) gibi filmlerimi sayabilirim.. STV’ de Sır Kapısı, TGRT’de birçok dizide, Berivan adlı dizide Merdan Ağa roluyle Sibel Can ile beraber olmak üzere birçok TV dizisinde rol aldım ve çalışmalarım devam etmektedir.
1970 senesinde Yeşilçamdaki  seks filmleri furyası başlayınca, yani kepaze fimler devri başlayınca ben sinemaya küserek filmlere ara verdim ve Almanya’ya, Hambuurg’a gittim.Köln’de kızım Ebru doğdu, bunun üzerine Türkiye ye tekrar döndüm.Eskiden okuyuculuk yaptığım için alt yapım olduğundan, film yerine 2 plak doldurdum.O zamanlar kaset, Cd yoktu, plak doldurulurdu. 4 parça okumuş oldum. O dönemlerde Şükran AY çok meşhurdur, beraber turnelere çıktık.özellikle Trakya ve Ege bölgelerinde 45 günlük turnelerimiz oldu.Seneler bu şekilde geçti, büfeler, restaurantlar, marketler.Şu anda film çalışmalarımla beraber oğlum Tolga ile beraber, Derya Dijital isimli fotoğraf stüdyosunu işletiyoruz.Büyük oğlum Fuat 41 yaşında, kızım 36, Tolga ise 31 yaşında. İki erkek, iki kız, 4 torunum var, günlerim onlarla geçiyor.Eşimle beraber mutlu bir şekilde yaşıyoruz.Seneler geçiyor, yaşımı merak edenlere; 1937 Gaziantep doğumluyum.Sizlerle beraber geçireceğimiz daha nice seneler dilek ve temennisiyle…” diyerek yaşam öyküsünü bitiriyor. (Ustamızın kişisel blogundan alınmıştır)
**
Elazığ yerel basının yüz akı sevgili dostum İlhan Kılıç Arayıp “Dayım bu yılki festivale konuk olarak katılacak, telefonunu kendisine verdim geldiğinde görüşür ve tanışırsınız” dediğinde öyle çok mutlu oldum ki bilemezsiniz.
Çünkü biliyorum ki bu ülkede sanata ve sanatçıya bir vefa bir gönül borcumuz var. Hele ki bu oyuncular bir zamanlar filmlerini izleyerek hafızalarımıza kazınmış emektar Yeşilçam Sinemasının oyuncularıysa benim için daha bir önem ve anlam kazanıyor.
Seksenli yılların başlarından doksanlı yılların ortasına kadar ara ara İstanbul’da hasbelkader çalışmış olan bendeniz sinema ve sanata olan “zaafım” dolayısıyla kazancımın büyük çoğunluğunu tiyatro ve sinemalarda harcayarak beş parasız memlekete geri dönerdim. Her gurbet maceramda bu alışkanlığım eksilmez artarak devam ederdi.
O yıllarda İstanbul Kadıköy’de kalıyordum. Kızıltoprak'tan dolmuşa binip önce Kadıköy Sinemalarını sonrasında Aksaray, Şehremini ve Kocamustafa Paşa sinemalarına kadar hemen hepsinde olan filmleri izliyordum. Dolu dolu geçen hafta sonlarım Beyoğlu Taksim ve elbette ki Yeşilçam Sokağı kahvehanelerine kadar uzanıyordu...
Bir ara "bende mi sanatçı olsam" diye düşünüp birkaç ajansa forum doldurmuştum (Şimdilerde adına CV deniyor) onlar aradığında ben gidemedim, benim gittiğimde de uygun proje nasip olmadı. Eskişehir ve Bursa çekimleri için yapılan teklifleri de kabul etmeyerek Türk Sinemasına bilmeyerek büyük bir kötülük ettim(!). Türk sanat tarihi de benim gibi bir değerin(!) yitip gitmesini hiçbir zaman anlamayacak, bilmeyecek…
Şaka bir yana o yıllar sinemalar hem yazlık hem kışlık olurdu. İstanbul İMC Çarşısının karşısındaki (sanırım Cibali Yokuşu deniyordu) yazlık sinema en son hatırladıklarım arasında yerini ve hatırasını koruyor.
Günümüz sosyal ve dijital medyasının olmadığı o yılları bugünkü genç kuşağın anlaması oldukça zor.  Ailece gidilen yazlık sinemalar şehir yaşamının vazgeçilmez bir parçası idi. Sosyal yaşamımızı sinema diliyle bize anlatan filmler yerini sadece parasal getirisinden dolayı sektör halini aldı. Sinema yapımcılarının kolay para kazanma hırsı yeni bir salgın ve furya başlattı; “Seks Filmleri furyası”.. Sinemaların çöküş tarihi de bu sayede başlamış oldu...
Her ne kadar bu furyanın dışında filmler (yapanlar)yapılıyor olsa da o filmlerin de bir yerleri makaslanarak araya bu türden “absürt seks filmleri” denebilecek ve bazısı bu kategoriye bile girmeyen daha çok fantezi olarak değerlendirilebilecek bazı filmleri serpiştirerek Türk sinema izleyicisini sanattan ve sinemadan koparttılar.
Türk sineması kendi ayağına kurşun sıkmayı başarabilmişti.  Çoluk çocuk cümbür cemaat gidilen sinema salonlarını "abazan genç ergenler" doldurmaya başlamıştı. Sadece para kazanmak amaç olunca sanatsal ağırlığı olan ve Türk kültür ve kimliğiyle bağdaşmayan, örf ve ananelerimize uygun olmayan “fakir kız, zengin oğlan” veya görgüsüz köylü tiplemeleri ve en önemlisi de belki inançlı insanların ti’ye alınarak “sahtekâr hacı-hoca” tiplemeleri muhafazakâr sinema izleyicisini sinemadan ve sanattan soğutmakla kalmamış uzun bir süre kaliteli filmlerin yapılmasına da engel olmuştur…
Kemal Sunal Fimlerinde de rol aldı
Yeşilçam Sinema Sektörünün o yıllarda yaptığı bazı filmleri ve bugün de aynı keyifle izleyebildiğimiz ender filmlerin birçoğunda oynamış olan yukarıda kendi kalemiyle yaşam öyküsüne yer verdiğimiz Yeşilçam’ın emektar oyuncusunun rol aldığı filmlerden bazıları:
Karakaş, 1960 yılından itibaren Yeşilçam’da jön karakter rollerinde oynamaya başladı. Önemli filmleri arasında; Çanakkale Aslanları, Kocamın Nişanlısı (Sadri Alışık, Gönül Yazar ve Çolpan İlhan'la beraber), Bir Dağ Masalı (Türkan Şoray’ın ağabeyisi rolünde), Başımı Belaya Sokma (Eşref Kolçak’la), İyi Aile Çocuğu, Şark Bülbülü, İnek Şaban (Kemal Sunal ile) gibi filmleri sayılabilir. STV’de Sır Kapısı, TGRT’de birçok dizide, Berivan adlı dizide Merdan Ağa roluyle Sibel Can ile beraber olmak üzere birçok TV dizisinde rol aldı ve çalışmalarına devam etmektedir.
1970 senesinde Yeşilçamdaki seks filmleri furyası başlayınca, sinemaya küserek filmlerine ara verdi ve Almanya’ya, Hamburg’a gitti. Sonra Türkiye'ye döndü. Eskiden okuyuculuk yaptığı için alt yapısı olduğundan, film yerine 2 plak doldurdu, 4 parça okudu. Şu anda hem film çalışmalarına devam etmekte ve oğlu ile beraber, bir fotoğraf stüdyosu işletmektedir.(Vikipedia’dan alınmıştır)
Filmografi
·         Elveda                                   - 2003
·         Yaman Gazeteci                     - 1995
·         Aşklar Yalan Olmuş                 - 1994
·         İnsanlar Yaşadıkça                  - 1994
·         Afacan Tatlı Bela                   - 1994
·         Sahipsizler                            - 1989
·         Umutların Ötesi                     - 1988
·         Hüzün çemberi                     - 1988
·         Kızım ve ben                         - 1988
·         Kızımın Kanı                          - 1987
·         Lodos Zühtü                         - 1984
·         Yaktı Beni                            - 1983
·         Bir Damla Ateş                      - 1981
·         Vazgeç Gönlüm                     - 1980
·         Aşkı Benmi Yarattım               - 1979
·         Nazey                                  - 1979
·         Bekçiler Kralı                       - 1979
·         Şark Bülbülü                         - 1979
·         İyi Aile Çoçuğu                      - 1978
·         İnek Şaban                           - 1978
·         Sevmek                                - 1974
·         Ana Yüreği                           - 1969
·         Vatan kurtaran aslan             - 1968
·         Aslan yürekli Reşat               - 1967
·         Cango Ölüm Süvarisi              - 1967
·         Felaket Kuşu                        - 1967
·         Fatihin Fedaisi                      - 1966
·         Hz Süleyman ve Saba Melikesi - 1966
·         Akıncıların intikamı                - 1966
·         Ağlayan Gözler                      - 1965
·         Kardeş Belası                        - 1965
·         Gönül Kuşu                           - 1965
·         Kocamın Nişanlısı                   - 1965
·         Afilli delikanlılar                     - 1964
·         İçimdeki şeytan                     - 1964
·         Dağ başını duman almış        - 1964
·         Halk çocuğu                           - 1964
·         Keşanlı ali yaver                    - 1964
·         Kızıl tehlike                          - 1964
·         Ayvaz kasap                         - 1964
·         Başımı belaya sokma            - 1963
·         Aşk yarışı                             - 1962
·         Daima kalbimdesin               - 1962
·         Ümitler kırılınca                   - 1962
·         Yumurcak fakbasmaz           - 1962
Yaşam öyküsüne kısa bir yolculuk yaptığımız usta oyuncu Yavuz Karakaş’ın yukarıdaki listede yer almayan yakın zamanda içinde bulunduğu filmlerden bazıları şöyle:
·         Eşref Saati (2007) Komiser
·         Diyet (2006) Baş Efendi
·         Taşa Yazılan Aşk (2006)
·         Yanık Koza (2005) İş Adamı
·         Elveda (2003)
·         Üvey Baba (1999)
·         Afacan tatlı bela (1994)
·         Aşklar yalan olmuş (1994)
Yavuz Karakaş’ın İlimizi ziyareti sırasında yapacağımız görüşmeleri ve sanat yaşamında unutamadığı bazı özel anıları sizlere bu sayfalardan aktarmayı sürdüreceğiz.
Yarım asırlık sanat hayatında unutulmaz filmlere imza atmış olan usta oyuncumuza sağlıklı ve uzun ömürler dileyerek daha nice projelerde yeni filmlerde görmemiz dileğiyle esenlikler diliyorum.
Buradan da bir duyuru yapmak istiyorum, bu seneki ödüllerin sahipleri önceden belirlenmişti. Nasip olursa önümüzdeki dönem için ödül verilecek sanatçılarımızın arasına Yavuz Karakaş adının da yazılmasını buradan teklif ediyorum ve sizlerin değerlendirmesine sunuyorum.
Sağlıkla ve sağlıcakla kalınız…

YAVUZ KARAKAŞ’IN YAŞAMINDAN KARELERİÇİN TIKLAYIN… (TÜM RESİMLERİ)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder